Blokzincir teknolojisinin ilk ortaya çıkışı şöyledir. Ralple Merkle 1970’li yıllarda ‘’hash ağacı’’ adını verdiği bir sistem geliştirdi. Ardından 1990’lı yıllarda Stuary Haber ve Scott Stornetta adlı iki uzman, hash ağacı sistemini referans olarak bugünkü blockchain sisteminin temelini attı.
Gelişmiş veya gelişmemiş birçok ülkenin son yıllarda yatırım yaptığı, bu konular hakkında eğitimler düzenlediği blockchain yani Türkçe karşılığı olarak blok zincirin ne olduğunu anlatacağız.
Blokchain;
Güvenli veri tabanları oluşturan
Dağıtık
Şeffaf
Değiştirilemez
Şifrelenen
Anonim
En önemlisi ise işlem takibi yapılabilen bir teknolojidir
Blokların eklenmesi için hangi şartlar gerekiyor?
Blokzincir teknolojisinin en etkileyeci tarafı hiç kuşkusuz merkeziyetsiz olması, bir bloğa yeni bir veri depolandığı anda diğer bir zincire ekleniyor. Peki bir bloğun başka bir zincire eklenmesi hangi şartlar gerekiyor?
İlk aşamada bir işlem gerçekleştirilmeli.
İşlem gerçekleştikten sonra bu işlem doğrulanmalı.
İşlem blokta saklanmalı.
İşlem sonrası bloğa bir kod verilir.
Hacklenebilir mi?
Blokzincir teknolojisinin sisteme adapte olması hacklenmesinin neredeyse imkansız olmasıdır. Daha önceden bahsettiğimiz gibi işlem takibinin yapılabildiği bu sistemde bir hack olayı gerçekleştirmek kayıt defterindeki tüm blokların değiştirilmesi gerekir. Ki bu neredeyse mümkün olamayacak bir durumdur.
Blokzincir teknolojisinin hacklenmeye karşı güvenli bir sistem olması beraberinde güvenilir mi değil mi gibi soruları da getiriyor. Teknolojisinin hızlı gelişmesi sayesinde neredeyse birçok iş sektörü bu alana yoğunlaşmış durumdadır. Ülkemizde çok küçük şehirlerde de bile Blokchain okur yazarlığını artırmak için eğitimler ve seminerler düzenlenmektedir.